Bağımsız Denetim Kapsamına Giren Şirketlerin Bağımsız Denetim Yaptırmamasının Hukuki Sonuçları
Türkiye’deki şirketlerin bağımsız denetimi 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 397. Maddesi çerçevesinde düzenlenmiştir. Buna göre denetime tabi olan şirketlerin finansal tabloları, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) tarafından akredite edilmiş bağımsız denetim şirketleri/denetçiler tarafından her yıl denetlenmek zorundadır.
Türk Ticaret Kanununun 399. Maddesine göre “Denetçinin, her faaliyet dönemi ve her hâlde görevini yerine getireceği faaliyet dönemi bitmeden seçilmesi şarttır. Seçimden sonra, yönetim kurulu, gecikmeksizin denetleme görevini hangi denetçiye verdiğini ticaret siciline tescil ettirir ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi ile internet sitesinde ilan eder….…Faaliyet döneminin dördüncü ayına kadar denetçi seçilememişse, denetçi, yönetim kurulunun, her yönetim kurulu üyesinin veya herhangi bir pay sahibinin istemi üzerine, dördüncü fıkrada gösterilen mahkemece atanır.”
Türk Ticaret Kanununun 397. Maddesine göre “Denetime tabi olduğu hâlde, denetlettirilmemiş finansal tablolar ile yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, düzenlenmemiş hükmündedir.”
TTK’da geçen hükümlere rağmen bağımsız denetime tabi olduğu halde denetim yaptırmayan şirketlerin karşılaşacakları hukuki sorunlar aşağıda özetlenmiştir:
· TTK’nın 397. Maddesine göre, bir şirketin denetime tabi olduğu halde bağımsız denetçi seçmemiş ve denetim yaptırmamış olması halinde, şirketin düzenlemiş olduğu finansal tablolar ile yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, düzenlenmemiş hükmündedir.
· Bir şirketin finansal tablolarının hukuken düzenlenmemiş sayılması hali; bağımsız denetimden geçmemiş finansal tablolara göre herhangi bir hukuki işlem tesis edilemeyeceği anlamına gelir. Bir başka ifadeyle şirket bağımsız denetimden geçmemiş finansal tabloları baz alarak kâr dağıtımı yapamaz. Yapması halinde ileride doğabilecek bir itirazda geçmişte yapılan kâr dağıtımı mahkemece iptal edilir. Dolayısıyla bağımsız denetimden geçmemiş finansal tabloların genel kurulda incelenmesi, tartışılması, Yönetim kurulunun bu finansal tablolar üzerinden ibrası geçerli bir hukuki sonuç doğurmaz.
· Yönetim kurulunun hukuken ibra edilmemiş sayılması halinde; Yönetim kuruluna gerek şirket tarafından gerekse de 3. Şahıslar tarafından dava açılabilir. (Örneğin şirkete kredi veren bir banka şirketin bankaya sunduğu finansal tabloların denetlenmemiş mali verilerden oluşması nedeniyle, sonradan uğradığı her türlü zararın tazminine yönelik şirket yönetim kuruluna dava açabilir. Şirket genel kurulu ya da yönetim kurulu üyesi olmayan diğer ortaklar da şirket yönetim kuruluna dava açabilir.)
· Bankalara ya da kredi veren diğer kurumlara denetlenmemiş finansal tablolar verilemez, bu tablolar Yeminli Mali Müşavirler ya da Mali Müşavirlerce tasdik edilemez/onaylanamaz.
· Bağımsız denetimden geçmemiş finansal tablolar ve faaliyet raporundaki bilgiler kullanılarak yapılan açıklamaların hukuki sonucu, açıklamanın gerçeğe aykırı olması ve 3. kişilere zarar vermesi ölçüsünde tazminat borcu doğurmasıdır.
· Bağımsız denetimden geçmeyen finansal tablolar genel kurula sunulması ve onaylanarak bu tablolara göre işlem tesis edilmesi halinde doğabilecek hukuki sonuçlardan Yönetim Kurulu sorumludur. Söz konusu tabloların kamuoyuna açıklanması halinde cezai sorumluluk söz konusu olacaktır.
· Ayrıca, denetçinin seçilmemesi ve şirket internet sitesinde yayımlanmaması halinde para cezası ve özel usulsüzlük cezası söz konusu olur. (TTK 562. Maddesi uyarınca internet sitesini oluşturmayan şirketlerin yönetim organı üyeleri yüz günden üçyüz güne kadar adli para cezasıyla ve aynı madde uyarınca internet sitesine konulması gereken içeriği usulüne uygun bir şekilde koymayan yönetim organı üyeleri ise yüz güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır.)
Ayrıca uygulamada; bağımsız denetime tabi olan şirketlerin genel kurul tescil işlemleri ticaret/sanayi odaları tarafından yapılmamaktadır. İmza sirkülerinin yenilenmesinin gerektiği hallerde ilgili işlem –bağımsız denetim sözleşmesi yapılıncaya kadar- ticaret sicilinde tescil edilmemektedir.
Bkz; Denetim Yaptırmamanın Hukuki Sonuçları, Prof.Dr. Çağatay MANAVGAT